6/30/2011 02:22:00 ÖS
Ömür YILDIZ
Henüz yorum yapılmamış
http://www.facebook.com/note.php?note_id=299537517073 adresinden alıntıdır.
Anavatanı Latin Amerika olan tatlı patates Türk çiftçisine hem sanayide hammadde hem insan beslenmesinde gıda maddesi hem de hayvan beslenmesinde önemli bir yem bitkisi olma özelliğiyle alternatif ürün olacak.
Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zihin Yıldırım, tatlı patatesin dünyada ekonomik öneme sahip olmasına karşın ülkemizde çok az tanınan bir bitki olduğunu söyledi. 2005 yılında TÜBİTAK destekli Ege Bölgesi'ne uygun tatlı patatesin genotipinin belirlenmesi projesi hazırladıklarını hatırlatan Yıldırım, 3 yıllık projenin başarıyla sonuçlandığını, genotipin tarla çalışmalarının devam ettiğini kaydetti. Yıldırım, bu proje kapsamında Peru'dan getirilen 12 genotip üzerinde çalışmalar yaptıklarını ve yüksek verimli 2 genotip belirlediklerini kaydederek, "Ürün, besleyici özelliği ile hayvan beslenmesinde önemli yem bitkisi olabilir ve özellikle süt verimini artırabilir. İsteyen üreticilere fide verebiliriz. Tatlı patatesin üretimi kolay, maliyeti düşük. Türk çiftçisi için alternatif bir ürün olacak" dedi.
6/20/2011 04:30:00 ÖÖ
babamonk
15 yorum
Henüz Kore anılarımı yazamadım ama hiç olmazsa Kore'den getirmiş olduğum patateslerin hikayesini yazayım.
4 Nisan 2011 tarihli yazımda sezonun ilk patateslerini sandığa ekmiştim. Türkiye'ye dönerken bir marketten aldığım bir poşet patatesten -ki topu topu 4 tane- birisini kızartıp yedik.Tadı tatlımsı, hoş ve lezzetliydi.
Bir diğerini ikiye bölüp
önceki yazımda da fotoğrafladığım gibi ikiye bölerek sandığa gömmüştüm. Bunlar nihayet sürgün verip de kafalarını topraktan çıkartabildiler. Aşağıdaki fotoğrafta görüleceği gibi aynı gün ektiğim normal patateslere ikinci katı çıktık, boylu poslu oldular ama bizim Kore'liler sıla hasretinden midir nedir çok geç çıkabildiler topraktan.
Sağdaki iki sandıkta normal yerli patatesler var. Onlar görüldüğü gibi uzadı, coştu gitti.
En soldaki tek sandıkta ise mor/kırmızı/tatlı patates var. Sandığın ortasındaki bitki fasülye. O da büyümeye başladı, artık sürgün atıp tutunacak bir yer arıyor. Sandığın iki yanında, kenarlara yakın yerde görünenler de kafasını topraktan çıkartmış olan mor/tatlı patatesler.
Yazımın başında 4 adet tatlı patates getirdim demiştim. Birini ailecek yedik, birisini de ikiye bölüp sandığa ektik. Hesabımıza göre 2 adet daha var. Dikkatli okuyucuların gözünden kaçmamıştır. Peki nerede bunlar?
4/04/2011 06:38:00 ÖÖ
babamonk
Henüz yorum yapılmamış
Zaman akıyor durmaksızın... Doğa milyarlarca yıldır olduğu gibi kendi çevrimini aksatmadan devam ettiriyor. Bizler, biz kendimizi evrenin merkezi sanan insanlar kısacık ömrümüzde sanki biz varız diye dönüyor zannediyoruz Dünya’yı. Hâlbuki ben olsam da dönecek olmasam da… Ben de -milyarlarcamız gibi- ihmal edilebilecek kadar kısa bir süre boyunca, önemsiz bir yer işgal edip göçeceğim bu dünyadan…
İşte bu doğal çevrim içerisinde bir yılı daha geçirdik ve yine geldi bahar yaz… Geçen sene
sandıkta patates yetiştirmeye çalışmış ve bir yazı dizisi ile de bunu burada paylaşmıştım.
Sezon sonunda da
sandıkları açmış oyları saymıştım; pardon patatesleri toplayıp tartmıştım.
Toplamda 2466 gr. kadarcık patates elde etmiştim. Şimdi “2.5 kg patates için bu kadar zahmete gerek var mıydı?” diyenler olabilir. Elde edilen ürünün miktarı büyük üreticilere göre komik ama bir bahçe hobicisi için paha biçilmezdir. Zaten buradaki kazanç, elde edilen patatesin miktarı değil yetiştirme sürecinin ta kendisidir. Toprağı hazırlamak, patatesi ekmek, suyunu – gübresini vermek, yabani otları ayıklamak, zararlılardan korumak, yaprakların gün be gün büyüdüğünü görmek ve nihayetinde sandıkları devirerek toprağın içinde patates aramak… Tarif edilmez bir haz, sadece bu süreci yaşayanlar anlayabilir.
Bu keyifli yolculuğa bu sene sabredemeyerek biraz erken başladım. Geçen sene patatesleri ayıkladıktan sonra sandıklar boş kalmasın diye birisine havuç diğerine de lahana ekmiştim. Tam da büyümeye başlamışlardı ki bahçeme dadanan bir serçe sürüsü yeni çıkmış yaprakları talan etti. Havuçlar ve lahanalar büyüyemeden öldüler. Bu sandıkları biraz çapalayarak toprağını kabarttım. Malum patates kumlu-tınlı ve gevşek toprağı sever.
Patatesi bütün olarak gömmek yerine çimlenmiş yani cücüklenmiş kısımları içeren parçalara bölerek gömdüm. Neticede patates bu cücüklerden yetişecek. Her bir sandığa bir patatesi ikiye bölerek gömdüm. Bu sene sandıkları 3 kat değil 2 kat çıakcağım ve 2 sıra sandık kullanacağım, yani toplamda 4 sandık olacak.
Toplamda 2’şer katlı 2 katlı sandık kullanmaya karar vermiştim fakat Kore’den getirdiğim mor patateslerden de üretmeyi deneyeceğim için bir sandık daha gerekti.
Sayfamdaki yazılar kaynak gösterilerek ve bu sayfanın adresi verilerek kullanılabilir.
Sayfamda bazı yazılarımda bahsetmiş olduğum yöntemler kendi öğrendiklerimi, denediklerimi paylaşmak amacıyla yazılmıştır. Yapılan denemelerin sonuçları da yine burada paylaşılmaktadır. Tarif edilenlerin yanlış/eksik uygulanması, yazı dizilerinin tamamının okunmaması, vb herhangi bir nedenden dolayı istenmeyen sonuçlar elde edilmesi, beklenen sonucun elde edilememesi ve/veya karşılaşılabilecek herhangi bir zarardan dolayı sorumlu tutulamayacağımı bilgilerinize sunarım.
Kaynak belirterek ya da belirtmeden kullandığım yazılarımdan dolayı herhangi bir rahatsızlık duyan, haksızlığa uğradığını düşünen beni haberdar ettiği zaman ilgili yazıyı yeniden gözden geçireceğimi, şikayetinde haklıysa yazıda gerekli düzeltmeyi ivedilikle yapacağımı taahhüt ederim.
-=(RaideR)=-